Ali Ekber Çiçek

Ali Ekber Çiçek 1935 yılında Erzincan’ın Ulalar Köyünde doğmuştur.
Babasını 1939 yılında Erzincan depreminde kaybettikten sonra küçük yaşlarında rençberlik yapmaya başlamıştır.
Bu dönemlerde bağlamaya merak saldı ve bağlamayı öğrendi.
Potim İsmail Dede ve Emin Tabak Dede’den ilk bağlama derslerini alması onu daha özel biri olduğuna kanıttı.
Bağlama öğrenirken Alevilerin Cem Toplantılarında Alevi türküleri ile kaynaştı.
İlkokuldan sonra hayat şartları ve maddi yetersizlik nedeni ile okuyamadı.
Bu zorlu dönemlerde müzikten kopmadı.
Müzik hayatında önemli bir yere gelince de İstanbul’a yerleşti ve dönemin önemli halk müzik sanatçılarıyla tanıştı.
Askerlik dönemi gelen Çiçek,askere gitti geldi ve dönüşte ise TRT’nin sınavlarına girdi.
Bu sınavı başarı ile geçen Çiçek,Muzaffer Sarısözen döneminde TRT Ankara Radyosu’na ve Yurttan Sesler Korosu’na girdi.
Bir süre burada çalıştıktan sonra;1990’dan sonra da İstanbul Radyosunda işine devam etti.
35 yıldan fazla bir süre içerisinde 400 den fazla türkü derleyerek farklı ve geniş kitlelere seslendi.
Ali Ekber Çiçek,ülkemizde ve yurtdışında birçok konsere ve seminere katıldı.
Yurtdışında;Amerika ve Fransa’da olmak üzere onlarca albüm hazırladı.
TRT arşivlerinde 54 kaseti vardır.
Bu kasetler oldukça değerlidir.
Günümüzde hala Ali Ekber Çiçek‘in derlediği müzikleri okuyan bir sürü türkücümüz vardır.
2003 yılının başlarında TRT Belgesel Programlar Müdürlüğü tarafından Ali Ekber Çiçek’in hayatını anlatan “Cahilden Uzak Dur,Kemal’e Yakın” adıyla bir belgesel çekilmiştir.
Hala birçok eseri dillerden düşmez.
En başta “Haydar Haydar” isimli türküsü vardır.
Şanı Türkiye kadar yurtdışında da yayılmıştır.
Amerika’da “Haydar Haydar” türküsü müzik okullarında ders olarak verilmektedir.
Bağlama sanatçısı ve derlemeci olan Çiçek’in eşi ise Cemile Cevher Çiçek’tir.
Ali Ekber Çiçek 2006 yılında kansere yakalanmıştır.
Bu kanser sonucunda;26 Nisan 2006 günü,71 yaşında,İstanbul’da vefat eden Ali Ekber Çiçek Balıkesir şehrinin;Edremit ilçesinin,Tahtakuşlar köyüne defnedilmiştir.
Geriye kalanlar ise çok kıymetli eserleri olmuştur.